Altın susamda işçi tehlikesi

Ula'nın Gökova Körfezi havzasında yıllardır geleneksel yöntemlerle yetiştirilen organik sarı susam hasadı başladı. Yağ oranı, aroması ve tadı ile dikkat çeken sarı susam, iç piyasadan daha çok ihracata yönelik üretimi yapılıyor.

Ula’nın Gökova Körfezi havzasında yıllardır geleneksel yöntemlerle yetiştirilen organik sarı susam hasadı başladı. Yağ oranı, aroması ve tadı ile dikkat çeken sarı susam, iç piyasadan daha çok ihracata yönelik üretimi yapılıyor.

Japonların geleneksel yemekleri Suşi’de kullandıkları ve sadece Muğla’nın Ula ilçesi Gökova, Ataköy, Akçapınar ve Akyaka Mahallesi arazilerinde yetişen sarı susam rekoltesinde işçi sıkıntısı nedeniyle düşüş yaşanıyor.

Gökova Körfezi’nin iyotlu rüzgarının ayrı bir tat oluşturduğu altın sarısı sarı susam hasadı için bölgede çalışacak işçi sıkıntısı yaşanıyor. Tarladaki susamın hasat döneminde 50-90 kilometre uzaklıktaki Köyceğiz ve kırsal mahallelerinden günübirlik işçi taşınıyor.

Gökova altı susamı için Muğla Ticaret ve Sanayi Odası tarafından sürdürülen Coğrafi işaret çalışmaları sürerken, tarladan toplanan susam dalları yine tarla içinde istiflenerek 21 gün bekletilecek. 21 günün sonunda kuruyan susam taneleri yine geleneksel yöntemle silkelenerek yuvalarından çıkarılacak.

Gökova ovasında yıllardır susam üreticiliği yapan Hüseyin Dursun, işçi bulmakta zorlandıklarını belirterek, altın sarısı sarı susam üretim rekoltesinin işçi yokluğu nedeniyle her geçen yıl düştüğünü açıkladı. Dursun, “Denizden gelen oksijen toprak yapısı, buraya hangi susamı ekerseniz ekin, tohumu değişik olsun, bir iki dönem tekrar buranın altın susamı yani sarı susam halini alır. Toprak kendisine uydurur adaptasyon sorun olmaz. Çok fazla kimyasal sevmez. Yaprak gübresi falan sonradan takviye edilir ama çokta olsa da olur olmasa da olur çok bir fark görülmemiştir, tespit edilmemiştir. Kesinlikle su kullanmayız susamda. Kalitesini düşürür. İnsanlar başka yerden susam getirip, çünkü buranın fiyatı bundan iki üç yıl öncesine kadar kendinden ödün vermezdi. Buranın piyasası farklı idi. Tahincilerden tutun, simitçiler için çok lüks sayılır bu susam” dedi.

“İşçi sıkıntı var, ekili alan ve rekolte düştü”

Susam hasat döneminde yaşadığı işçi sıkıntısını dile getiren Dursun, “İşçi sıkıntısı bu sene olduğu kadar hiç sıkıntı çekmemiştim. İşçi sırası beklerken baya bir zayiatım oldu. Yüzde 20, yüzde 30’a yakın kurudu. Kuruyunca dökülüyor rüzgar ile. İnsanlar artık böyle işlerde çalışmak istemiyor. İşçileri Köyceğiz’in dağlarından, köylerinden, buraya gelişi 90 kilometre, 100 kilometreyi bulan yerler var. Pazar konusunda bedava verirsen sıkıntı olmaz. 4 yıl önce 3 dolara verdik bir kilo susamı. Şimdi piyasa bile açılmadı. Gökova’nın susamını Yunanlılar da çok sever ama genelde Japonlar gelir alır. Japonlar bunu her yerde kullanıyorlar. Ama Suşi yemeğinde kullandıkları için suşi için olmazsa olmazı. Ama buranın susamını Japonlar bizzat kendileri gelip analiz edip öyle götürüyorlar. Onlar için fiyat konusu bir sorun olmaz ama bizim susamcının elinden ussam ucuza alınıyor. Bu sene Gökova’da geçen yıla göre benim tahminim yüzde 40 düşüş kesin var. Ekmedikleri için Artık bu sene işçi probleminden dolayı artık seneye ekmeyeceğim diyen insan var” dedi.

İhlas Haber Ajansı

Bakmadan Geçme